Varisleriniz varsa ve bacaklarınızda inatçı bir kaşıntı hissediyorsanız, yalnız değilsiniz. Peki, varis kaşıntı yapar mı? Evet, varisler sıklıkla kaşıntıya sebep olabilir. Bu durum sadece cildin yüzeyinde bir rahatsızlık değil çoğunlukla bacaklardaki toplardamarların düzgün çalışmadığını gösteren bir işarettir. Varislerle ilişkili kaşıntı, göz ardı edilmemesi gereken, altta yatan bir damar sorununa dikkat çeken önemli bir sinyal olabilir. Bu kaşıntının varlığı, damar sağlığınız açısından dikkate değer bir durumdur.
Varis Kaşıntısının Asıl Sebebi Nedir?
Varis kaşıntısının temelinde yatan asıl sorun, genellikle Kronik Venöz Yetmezlik (KVY) dediğimiz durumdur. Bacaklardaki toplardamarların görevi, kanı kalbe geri taşımaktır. Bu damarlardaki kapakçıklar kanın geri kaçmasını önler. KVY’de bu kapakçıklar bozulur ve kan bacaklarda göllenmeye başlar. Bu göllenme, damar içinde basıncın artmasına (venöz hipertansiyon) yol açar. İşte bu artan basınç, hem varislerin oluşmasına hem de cildin etkilenerek kaşıntı gibi belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur. Yani kaşıntı, damarlarınızdaki dolaşım sorununun bir sinyalidir.
Varis Kaşıntısı Vücutta Nasıl Oluşur?
Damarlardaki o sürekli yüksek basınç, en küçük damarlarımız olan kapillerleri etkiler. Kan akışı zorlaşır, bazı kan hücreleri damar duvarına yapışır ve iltihaplanmayı başlatan kimyasallar salgılar. Bu iltihaplanma süreci, damarların geçirgenliğini artırır. Damar dışına sıvı, proteinler ve hatta kırmızı kan hücreleri sızmaya başlar. Bu sızıntı hem bacakta şişliğe (ödeme) yol açar hem de ciltteki iltihabi durumu ve dolayısıyla kaşıntıyı tetikler. Yani kaşıntı, damar sorununa vücudun verdiği iltihabi bir yanıttır.
Varis Kaşıntısında Cilt Neden Kurur ve Renk Değiştirir?
Sürekli devam eden iltihap ve damar dışına sızan sıvılar, cildin doğal koruyucu katmanına zarar verir. Cilt nemini kaybeder, kurumaya ve pul pul dökülmeye başlar. Bu cilt kuruluğu (kserozis), kaşıntıyı artıran önemli bir faktördür. Ayrıca damar dışına sızan kırmızı kan hücreleri parçalandığında içlerindeki demir pigmenti (hemosiderin) ciltte birikir. Bu birikim, özellikle ayak bileği çevresinde gördüğümüz o kalıcı kahverengimsi veya kırmızımsı renk değişikliğine (hiperpigmentasyon) neden olur. Bu renk değişimi de altta yatan dolaşım sorununun ve doku hasarının bir göstergesidir.
Varis Kaşıntısı ile Birlikte Görülen Cilt Hastalığı Nedir?
Varis kaşıntısının en sık eşlik ettiği cilt durumu Staz Dermatiti veya diğer adıyla Venöz Egzamadır. Bu durum kronik venöz yetmezliğin ciltteki doğrudan bir sonucudur. Genellikle ayak bileği çevresinde kızarıklık, kuruluk, pullanma, bazen sulantı ve şiddetli kaşıntı ile kendini gösterir. Ciltte kahverengi renk değişiklikleri de tipiktir. Staz dermatiti, dolaşım bozukluğunun cildi etkilediğini gösteren önemli bir işarettir. Tedavi edilmezse cilt bariyeri daha da zayıflar ve daha ciddi sorunlara zemin hazırlayabilir.
Varis Kaşıntısını Kaşımak Neden Tehlikelidir?
Kaşıntı çok rahatsız edici olsa da varisli veya staz dermatitli bölgeyi kaşımak durumu kötüleştirebilir. Kaşıma eylemi, zaten hassas olan cilde fiziksel olarak zarar verir. Ciltte küçük sıyrıklar, çatlaklar ve yaralar açılmasına neden olabilir. Bu açıklıklar, cildimizde normalde bulunan bakterilerin içeri girmesi için bir kapı oluşturur. Bu durum cilt enfeksiyonu riskini önemli ölçüde artırır. Kaşıntı anlık bir rahatlama sağlasa da uzun vadede daha fazla soruna yol açar ve bir kısır döngü yaratır.
Varis Kaşıntısını Kaşımanın Ciddi Sonuçları Neler Olabilir?
Kaşımanın en ciddi sonuçlarından biri selülit adı verilen cilt enfeksiyonudur. Bacakta kızarıklık, şişlik, ısı artışı ve ağrı ile kendini gösteren bu durum acil tedavi gerektirir. Sürekli kaşıma ve altta yatan dolaşım bozukluğu nedeniyle zayıflayan ciltte, zamanla venöz ülser denilen, iyileşmesi zor açık yaralar gelişebilir. Ayrıca kronik kaşıma cildin kalınlaşmasına ve sertleşmesine (likenifikasyon) veya ileri durumlarda lipodermatoskleroz denilen ciddi doku sertleşmesine katkıda bulunabilir. Bu yüzden kaşıntı ne kadar şiddetli olursa olsun, kaşımaktan kaçınmak çok önemlidir.
Varis Kaşıntısının Teşhisi Nasıl Konulur?
Varis kaşıntınız varsa, doğru tanıyı koymak için doktorunuz öncelikle şikayetlerinizi detaylıca dinleyecektir. Ne zamandır kaşındığı, şiddeti, eşlik eden başka belirtiler (ağrı, şişlik gibi), daha önceki sağlık sorunlarınız, aile öykünüz gibi bilgiler önemlidir. Ardından bacaklarınızı dikkatlice muayene ederek varisleri, ciltteki değişiklikleri (renk, kuruluk, egzama, yara izi), şişliği ve kaşıma izlerini değerlendirecektir. Tanıyı kesinleştirmek ve altta yatan damar sorununu netleştirmek için genellikle Renkli Doppler Ultrasonografi yapılır. Bu ağrısız test, damarların iç yapısını ve kan akışını göstererek reflü (kanın geri kaçışı) olup olmadığını ve derecesini belirler.
Varis Kaşıntısını Azaltmak İçin Hangi Girişimsel Tedaviler Vardır?
Varis kaşıntısının temel nedeni damar yetmezliği olduğu için, kalıcı çözüm genellikle bu sorunu gidermeye yönelik tedavilerle sağlanır. Girişimsel tedaviler, kanın geri kaçtığı sorunlu damarı kapatmayı veya çıkarmayı hedefler. Günümüzde sıkça kullanılan yöntemler şunlardır:
- Lazerle Varis Tedavisi (EVLA) veya Radyofrekansla Varis Tedavisi (RFA). Bu yöntemlerde damar içine ince bir kateterle girilerek ısı enerjisiyle damar kapatılır.
- Köpük Skleroterapi. Damar içine özel bir ilaç köpürtülerek enjekte edilir ve damarın kapanması sağlanır.
- Yapıştırıcı ile Varis Tedavisi (VenaSeal). Damar içine tıbbi bir yapıştırıcı enjekte edilerek damar kapatılır.
- Mekanokimyasal Ablasyon (MOCA). Hem mekanik hasar hem de ilaç kullanarak damarı kapatan bir yöntemdir.
- Cerrahi Yöntemler. Geleneksel stripping (damarı çıkarma) veya mini flebektomi (küçük kesilerle varisleri temizleme) gibi ameliyatlar da bazı durumlarda gerekebilir.
Varis Kaşıntısını ve Varisleri Yönetmek İçin Neler Yapılabilir?
Girişimsel tedaviye ek olarak veya tek başına, yaşam tarzı değişiklikleri varis kaşıntısını ve KVY belirtilerini yönetmede çok önemlidir. Sağlıklı kilonuzu korumak bacaklardaki yükü azaltır. Yürüyüş, yüzme gibi düzenli egzersizler kan dolaşımını destekler. Uzun süre hareketsiz kalmaktan kaçınmak, sık sık pozisyon değiştirmek veya bacak egzersizleri yapmak faydalıdır. Fırsat buldukça bacaklarınızı yukarı kaldırmak, kanın kalbe dönüşünü kolaylaştırır. Aşırı tuz tüketiminden kaçınmak şişliği azaltmaya yardımcı olabilir. Beli sıkan dar giysiler yerine rahat kıyafetler tercih edilmelidir.
Varis Kaşıntısı Varsa Cilt Bakımı Nasıl Olmalı?
Bacaklarda varis kaşıntısı ve cilt kuruluğu varsa, cilde özen göstermek gerekir. Cildinizi her gün düzenli olarak kokusuz, alkolsüz bir nemlendirici ile nemlendirmek cilt bariyerini güçlendirir ve kaşıntıyı azaltır. Cildi tahriş etmeyen, yumuşak, sabun içermeyen temizleyiciler kullanın ve sıcak sudan kaçının. Cildi ovalayarak kurulamak yerine nazikçe dokunarak kurulayın. Kompresyon (Varis) Çorapları da KVY yönetiminde önemli bir yer tutar. Bu çoraplar bacağa dışarıdan basınç uygulayarak kan dolaşımını destekler ve şişliği azaltır. Doktorunuzun önerdiği basınç ve boyutta çorap kullanmak önemlidir. Unutmayın KVY kronik bir durumdur ve yönetimi sürekli bir özen gerektirir.

Doç. Dr. Ömer Faruk Ateş, 1988 Amasya doğumludur. 2011 yılında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olup, uzmanlığını 2016’da Ankara Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Radyoloji Bölümü’nde tamamladı. 2019 yılına kadar aynı hastanede girişimsel radyoloji uzmanı olarak görev yaptı. Ardından Sakarya Üniversitesi’nde akademik çalışmalarına devam etti. 2024 yılı itibarıyla Sakarya Adatıp Hastanesi’nde görev yapmakta; vasküler, nörovasküler, kardiyak MRG ve koroner BT anjiyografi alanlarında hizmet vermektedir.